Futbol dünyasında yaygın olarak kullanılan birçok terim vardır. Mahalle maçlarından ustalaşmış karşılaşmalara kadar, bu terimler her an karşınıza çıkabilir. Peki, en sık kullanılan futbol terimleri ve anlamları nedir? Siz de futbol maçlarını, futbolcu röportajlarını ve yorum programlarını izlerken bazı terimlerin anlamı hakkında tereddüte düşüyorsanız, aşağıda yer edinen futbol terimleri sözlüğü ile kafanızdaki sual işaretlerini tamamen giderebilirsiniz!
Elbet futbol terimleri aşağıda yer edinen maddelerle sınırı olan değil. Sadece sizin için en oldukça dört gözle beklenen ve karıştırılan futbol terimleri anlamları hakkında ufak bir derleme yaptık. Isterseniz beraber göz atalım ve anlamını bilmediğiniz terimler olup olmadığını keşfedelim. Hazırsanız başlıyoruz!
Bir oyuncunun takımına üstünlük sağlaması için ekip arkadaşına verdiği, gol vuruşundan önceki son pasa asist denir. Eğer gol pası başarısızlıkla sonuçlanırsa, verilen pas asist olarak kabul edilmez.
Bir oyuncunun topu havalandırarak kaleye ya da ekip arkadaşlarına ulaştırması aşırtma olarak adlandırılır. Oyuncu topun altına girer ve yumuşak bir vuruş yapar. Rakip takımın kalecisinin önde olmasını fırsat bilerek aşırtma vuruşu meydana getiren oyuncu, topu kalecinin ulaşamayacağı bir yüksekliğe çıkararak golü bulabilir. Sadece bir vuruşun aşırtma olması için direkt kalenin ve kalecinin hedeflenmesi koşul değildir. Aşırtma yalnızca pas vermek için de kullanılabilir.
Topun atak eden takımın oyuncuları tarafınca kale çizgisi dışına atılması ya da topun oyun dışı kalması aut olarak tanımlanır.
İki ekip içinde puan eşitliği olması halinde, aralarındaki üstünlük durumunu belirlemek için averaja bakılır. Averaj, bir takımın maçlarda attığı ve yediği gollerin farkını belirleyen bir değerdir. Bu kriter hem lig hem de kupa maçlarında uygulanır.
Bir oyuncunun topu rakip ekip oyuncusunun bacakları arasından geçirmesine beşlik denir.
Ceza alanı olarak da adlandırılan ceza sahası, futbol sahasında her iki kalenin de önünde bulunan bölgedir. Kalenin orta çizgisinden 11 metre uzakta yer edinen penaltı noktası da ceza sahası içinde konumlanır. Ceza sahası, kale alanındaki iç çizgilerden 16,5 metre uzaklıkta çizilen dik ve paralel çizgilerle belirlenir.
Bir takımın kalecisinin elindeki topu rakip takımın ceza sahasına ulaştırmak ve oyunu tekrardan başlatmak amacıyla havaya atması, sonrasında top yere değmeden ayağıyla vuruş yapması degaj olarak adlandırılır.
Bir futbol oyuncusunun rakip ekip oyuncuları tarafınca markaj altında olmaması, başka bir deyişle özgür olması de-marke olarak adlandırılır.
Dripling, bir oyuncunun topu kontrollü bir halde ve ayağından çıkarmadan sürerek ilerlemesi anlamına gelen bir terimdir.
Çift vuruş olarak da adlandırılan dolaylı özgür vuruş, bir oyuncunun tehlikeli bir stille oynaması ya da faul yapması şeklinde eylemleri sonucunda yargıcı tarafınca rakip ekip lehine verilen bir karardır. Dolaylı özgür vuruşun sayılması için, dolaylı özgür vuruş kullanan oyuncunun topu ilkin bir öteki ekip arkadaşına atması sonrasında pası yine alarak topu oyuna sokması gerekir.
Futbol oyuncularının maç süresince futbol kurallarına aykırı olarak yaptıkları hareketlerin tümü, faul olarak adlandırılır. Eğer bir oyuncu, ceza sahası içindeyken rakip ekip oyuncusuna faul yaparsa penaltı verilir.
Bir sürem süresince yapılacak futbol karşılaşmalarının haftalar halinde düzenlenmesiyle oluşturulan cetvel, fikstür olarak tanımlanır.
Rakip takımın kalesine en yakın pozisyonda oynayan ve gol atmayı amaçlayan atak oyuncularına forvet denir.
Faul meydana getirilen takımın oyuncusunun rakip takımın ceza sahasına yakın bir noktadan yapmış olduğu ve oyunu yine başlatan özgür vuruş, frikik olarak adlandırılır.
Geçmişte hat trick terimi, bir futbol oyuncusunun bir maçta art arda 3 gol atmasını tanımlardı. Sadece günümüzde art arda olmasa da bir maçta 3 gol atan oyuncular, hat trick yapmış olarak kabul ediliyor.
Bir maçta müdafa ve atak oyuncularının mücadelesi esnasında öteki müdafa oyuncularının birbirlerine yakın şekilde durması aşama olarak adlandırılır.
Bir oyuncunun rakip takımdan bir ya da birkaç oyuncu tarafınca futbol kuralları çerçevesinde baskı altına alınması, hareketlerinin kısıtlanması ve bu sayede başarısız pas yada şut atmasının hedeflenmesi markaj olarak tanımlanır.
Futbolda rakip takımın kalesi yönünde pas verildiği anda, forvet oyuncusu ve rakip takımın kalesi içinde rakip takımdan minimum iki müdafa oyuncusunun bulunması gerekir. Eğer bu kaide karşılanmıyorsa ofsayt verilir ve top karşı takıma özgür vuruş kullanılmak suretiyle geçer.
Libero, stoperlerin ardında yer edinen defans oyuncularını tanımlamak için kullanılan bir terimdir. Ön libero ise top kesmeyi amaçlayan, orta saha ve defans oyuncuları içinde köprü görevi gören ve topu tehlikeli bölgeye taşıyan oyuncuları tanımlar.
Bir oyuncunun kendi ceza sahası içindeyken rakip ekip oyuncusuna FIFA kurallarında geçen ve faul olarak kabul edilen 10 kaide dışı hareketten birini yapması sonucunda penaltı verilir.
Plonjon, futbolda kalecilerin topu yakalamak için yapmış olduğu, yere paralel şekilde atlama hareketini tanımlayan terimdir. Kaleci bu harekette iki ayağı yerden kesilecek şekilde sıçrar ve öne doğru uzanarak topu yakalamaya çalışır.
Bir futbol oyuncusu, havada ters perende atarak bir ayağıyla gelen topa vurduğunda röveşata vuruşu yapmış olur. Röveşata, futboldaki en güzel duyu ve sıkıntılı vuruşlardan biri olarak kabul edilir.
Maçların dönem başlarında, uzatma süresi verildiğinde ya da gol sonrasında tekrardan başlatılmış olduğu, sahanın ortasında kalan alan santra olarak adlandırılır. Başlangıç vuruşu olarak da adlandırılan santra vuruşu, bu alandan yapılır. 9 metre 15 santimetre çapında bir daireden oluşur.
Bir takımın forvet pozisyonuna oynayan oyuncularının rakip takımın kalesine en yakın konumda, başka bir deyişle en uçta oynayan oyuncusu santrafor olarak adlandırılır. Terimin yaygın kullanışı santrafor şeklinde olsa da TDK, bu kelimenin yazılışını santrfor olarak kabul etmiştir. Lügat anlamı ise “orta uç oyuncusu” olarak yer alır.
Bir takımın müdafa hattının merkezinde yer edinen, hava hakimiyetine haiz ve santrforların golü bulmasını önlemeyi hedefleyen defans oyuncularına stoper adı verilir. Stoper olarak oynayan oyuncunun birçok beceriyi aynı anda kullanımı beklendiğinden, bu pozisyondaki oyuncular çoğu zaman fizyolojik açıdan da üstün kişiler tarafınca seçilir.
Maç esnasında topun bir takımın oyuncusundan çıkarak sahanın boy çizgilerinin haricinde kalması, taç olarak adlandırılır. Bu şekilde bir durum gerçekleştiğinde, topa son olarak dokunan oyuncunun rakibi oyunu tekrardan başlatır. Rakip oyuncunun taç atışı kullanırken topu iki eliyle tutması, yüzünün sahaya dönük olması ve ayakta durması gerekir. Bu esnada karşı takımın oyuncularının tümü, taç atışının kullanıldığı noktadan minimum 2 metre uzaklıkta durmalıdır.
Spor